Mobilite Blog

Filonun Geleceğinde Otonomi, Telematik çözüm, Elektrifikasyon ve Araç Paylaşımı Var

Filonun Geleceğinde Otonomi, Telematik çözüm, Elektrifikasyon ve Araç Paylaşımı Var

Otomotiv sektöründe inovasyon hızı artarken, filo kiralama sektöründe de gelişen teknoloji ve filo yönetim modelleri, filo yöneticileri için köklü değişiklikler vaat ediyor.

Filo profesyonellerinin ve işletme sahiplerinin araç ve sürücüleri yönetme şeklini değiştirecek olan dış faktörlerle otomotiv sektörü hızla değişiyor. Teknolojik gelişmeler ve insan yaratıcılığı sayesinde, yakın gelecekte gerçeğe dönüşmesinin mümkün olmadığını düşündüğümüz yeni fikir ve araçların önümüzdeki yıllarda yaygın bir şekilde benimsendiğini göreceğiz.

Şimdi otonominin, telematik çözümün, elektrifikasyonun ve araç paylaşımının; filoların durumunu ve filo yöneticisinin rolünü nasıl değiştireceğine yakından bakalım.

 

1. Otonomi

Sürücüsüz araçları caddelerde görmemize az kaldı. Aslında zaten büyük ölçüde hayatımıza girdiler - üstelik sadece mevcut "otomatik pilot" ayarlarına sahip araçlar şeklinde de değil. Öndeki yolu tarayarak olası kazalar ve istenmeyen şerit değişiklikleri karşısında sürücüleri uyaracak, sürücülere yardımcı olacak şekilde tasarlanmış olan teknoloji, premium markalardan kitlesel pazara kaydı.

Amerika Birleşik Devletleri'nde otonom araçların test edilmesini düzenleyen bir dizi yönetmelik arayışı içinde olan kanun yapıcılar "AV START Act" adlı kanunu çıkardılar. Bu kanun, Eylül 2017'de hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin desteği ile Temsilciler Meclisi'nden geçmesine rağmen Senato'da direnişle karşılaştı. İtirazlar ağırlıklı olarak güvenlikle ilgiliydi. Sektörel gruplar sürücüsüz araçların toplu halde sürücülerin yerini alabileceğine dair korkularını dile getirdiler.

Bunun filolar açısından doğuracağı sonuçlar açık.Otonom sürüş teknolojisi ne kadar sofistike bir hal alırsa, insanlar tarafından kat edilen kilometre ve insan hatası olasılığı o kadar az olacak. Otonom ve yarı otonom araçlara yatırım yapmak, filo güvenliğini artıracak, kaza ve hasar masraflarını azaltacak.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte henüz cevaplanmamış bir dizi soru ortaya çıktı. Sürücüsüz araç edinme maliyeti daha mı yüksek olacak? Sürücüsüz araçların daha az riskli olması mali mesuliyet sigortası maliyetini azaltacak mı? Yönetmelikler ve altyapı bunlara uyum sağlayacak şekilde değişikliğe uğrayacak mı?

Bu sorular nasıl cevaplanırsa cevaplansın, kesin olan bir şey var ki bu değişimin kabul edilmesi ve adaptasyonu konularında filolar ön planda olacaklar.

 2. Bağlanabilirlik (Telematik)

Telematik, bağlantı özelliği gelişmiş filo araçlarına yönelik eğilimin artmasına yardımcı oluyor. Araç üstü teknoloji ile;  konum, hız, ani hızlanma ve sert fren gibi riskli davranışlar izlenerek, tahmine dayalı analizin kayıt cihazlarına aktarımı sonucu  zengin veri setleri oluşturulabiliyor..

Çıkarılacak temel sonuçlar; güvenlik, uygunluk ve yetenektir. Filo yöneticileri bu gelişmiş veri analizi ile, riskli davranışları hedef alarak sürücülere özel güvenli sürüş eğitimi programları geliştirmelerine yardımcı olabilir. Elektronik kayıt cihazları, çalışılan saatleri ve kat edilen kilometreleri izleyerek çalışanların yükünü önemli bir seviyede azaltabilir veya ortadan kaldırabilir. Mobil cihazlardan erişilebilen sürücü uygulamalarıyla verimlilik daha da artırılabilir.

 3. Elektrifikasyon

Elektrikli araçlar  yıllardır hayatlarımızda olmalarına rağmen daha önce pazarda hiç bu kadar  bu kadar yaygın olmamışlardı. Üreticilerin ve hükümetlerin benzinli ve dizel araçlardan alternatif enerji kaynaklarına geçileceği yönündeki duyuruları, elektrikli araçların  yaygınlaşmasında önemli bir rol oynadı.

Sadece geçtiğimiz yıl, aralarında Ford ve Volvo’nun da bulunduğu bazı markalar elektrikli araç portföylerini genişletme planlarını duyurdu. Volvo bunu bir adım ileri taşıyarak 2019'dan itibaren ürettiği her araca (tek başına veya benzinli-elektrikli hibrit güç kaynağının bir parçası olarak) elektrik motoru takacağını duyurdu. Hükümet düzeyinde ise Norveç tüm fosil yakıtlı araçların 2025'e kadar trafiğe çıkmasının yasaklanacağını ilan etti.

 4. Araç Paylaşımı

Araç paylaşımı filo modeli;  oldukça verimli, otomatik, elektronik sistemleri de içerecek şekilde evrildi. Bu gelişmiş çözümler, araç kullanım verimliliğini en üst düzeye çıkarmak isteyen şirketler arasında oldukça popüler hale geldi. Servis sağlayıcılar, araç paylaşımlı filoların artan popülerliği karşısında, araçların teslim alınmasını ve iade edilmesini kolaylaştırmak için, erişim kartları veya akıllı telefonlar kullanan otomatik ve elektronik sistemler sunmaya başladı.

Yolculuk paylaşımı, özel araç çağırma ve ortak araç kullanımı; şehir içinde tahsis edilmiş araç ihtiyacını, şehir dışına iş seyahatlerinde ise kiralık araç ihtiyacını azaltır. İşletmeler, çalışanların yalnızca ihtiyaç duyduklarında kullanacakları az sayıda araca sahip olarak, ilk etapta hem paradan tasarruf ederler hem de ilgili araçların temizlik ve servis ihtiyaçlarının karşılanabildiği merkezi bir tesise iade edilmesini sağlarlar. Araç paylaşımlı bir filo, doğru yönetildiğinde, araç kullanım planlamasının bir parçası olarak kiralamayı ve sahip olmayı etkin bir şekilde tamamlayabilir.